14 Ağustos 2013 Çarşamba

Kadinca Tutkular

                                       KADINCA TUTKULAR 



"Kadın olmak mı zordur yoksa erkek olmak mı?" tam da bu soru üzerine düşünüyorum bu aralar. Hangi kadın/erkek doğduktan ve bir şeyleri yaşayıp, gördükten sonra cinsiyetinden şikayetçi olmaz acaba?

Kadınların doğdukları andan itibaren üzerlerinde bulunan sosyal baskı en çok bizim ülkemizde hissediliyordur zannımca. Kadın olmak, kadın gibi duruş sergilemek, kadına yakışanı yapmak…

Aslında iyi bir eğitim alan hiçbir kadın bu sosyal baskıyı omuzlarında bir yük olarak hissetmez. Her gün "Ben neden bu dünyaya geldim?" diye sorgulamaz kendini. Çünkü çalışmak, kendi ayakları üzerinde durmak, hayat okulunu kendi çabalarıyla öğrenmek; kadının kendine olan özgüvenini sağlamlaştırır. Sesi daha gür çıkan bir kadın ise bu sosyal baskıyı hissetse bile onla yaşamayı ve onla mücadele etmeyi bilir. Mutlu olmanın yolunu kendince çizer ve o yolda emin adımlarla, gülümseyerek ilerler.

Kadınların Tutkusu Alışveriş 

Kadınların mutlu olmasını sağlayan bir başka yol ise kazandığı parayla kendine ihtiyacı olan bir şeyleri almak ya da mutlu olmak için kendince gerekli gördüğünü alışverişi yapmaktır.

Kadınlar küçük şeylerden mutlu olmayı bilir. En bunalımlı anlarında kuaförün kapısını çalan kadınlar manikür ve pedikür yaptırarak ya da saçlarını kestirip, boyatarak kendilerini yeniden doğmuş gibi hissederler.

Kuaförün yanı sıra kendini bir alışveriş merkezine atan kadınlar aldıkları birkaç parça eşya ile pozitif enerjiyi üzerlerine yükleyiverirler. Bir deşarj olma durumu olarak nitelendirebiliriz bunu. Kendilerine verilecek küçük hediyeler de bu deşarj olma durumunu yükseltir.

Kadınların ihtiyaçtan ya da mutlu olmak için yaptığı bu küçük çaplı alışverişlerde en çok düşkün oldukları ürünler ise ayakkabı ve çantalardır.

Ev Dolusu Ayakkabı ve Çanta 



Bir kadın gardırobunun kapıları açıldığında çeşit çeşit ve renk renk elbiseler, etekler, bluzler, gömlekler üzerinize yıkılacakmış gibi durur. Bu elbise yığını kadının zenginliğidir. Ayrı bir dolapta ya da kutular içinde rengarenk ayakkabıları vardır ki, kadının her elbisesine uyacak cinsten ve renktendir onlar. O ayakkabılara uygun çantalar ise işin kadınlar açısından olmazsa olmazıdır.

Bir alışveriş merkezine gidildiğinde kadının en çok ihtiyaç olarak gördüğü ve onları almaktan zevk duyduğu ayakkabılar ve çantalar

Her sene değişen modanın da etkisiyle alınan çanta ve ayakkabılar kadının giyimden sonra ki -kimisi için giyimden önce- tutkusudur. Aldığı ayakkabıya göre çanta, çantaya göre ayakkabı uydurma çabalarını sadece kadınlarda vardır. Ama bu uydurma işini zaten en iyi yapanlar da onlardır.

Ev dolusu ayakkabı ve çantaya sahip olan bir kadın alışverişe gittiğinde yine bu ikiliden birini almaktan vazgeçemez. Sanki evinde hiç yokmuşcasına ayakkabı ve çanta mağazalarında dolaşmaktan büyük keyif alan kadın, asla eli boş bir şekilde evine dönmez.

Günümüz iş hayatında presentable görünüm sergileme zorunluluğunu, kadın giyiminde ve aksesuarlarında çeşitliliği doğurmuştur. Bu çeşitlilikten de her kadın zevk duyarak ve isteyerek nasibini almaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder