8 Temmuz 2014 Salı

OSMANLI'DA TAKI VE MÜCEVHER ÖNEMİ

Mücevherat ve takı dendiğinde akla ilk gelen gösterişli, büyük taşlı, değişik desenli takılar gelmektedir. Tabi bu takıların takipçileri bilindiği üzere genellikle bayanlardır. Peki hiç düşündünüz mü acaba geçm,şte yani osmanlıda, sarayda takı ve mücevherat ne durumdaydı? Bir bakalım osmanlı takı ve mücevherat tarihi, geçmişi neymiş...

Osmanlı saray yaşantısı söz konusu olduğunda, mücevher ve takıyla ilgili alakalı yada alakasız kimselein bu konuya yabancı kalmayacağı bellidir. Örneğin Osmanlı Sarayı ve mücevher, padişah ve mücevher, harem ve mücevher, Devleti-i Aliyye v mücevher gibi kişi ve mücevher özdeşliklerini verebiliriz.

Osmanlı'da mücevher kullanımına baktığımızda son derece geniş bir alana yayıldığını söylememizde bir sakıncası olmayacaktır. Tabi yapılan ve kullanılan bu mücevherler, en gösterişli ve görkemli bir şekilde daha çok padişahlar için hazırlanmıştır. Tabi saray kadınları ve devlet erkanıda mücevher kullanmış ve onlar içinde vazgeçilmeyen şeylerin başında gelmektedir.

Osmanlı kuyumcuları çalışmalarını yaparken osmanlı ruhunu yansıtmaya özen göstererk daha çok natüralist çalışmalar yapmaya özen göstermiştir. Osmanlı kuyumcusu bir nakkaş gibi çok ince çalışarak, çalışmasını yaparken tasarımı uygulamak için hem taşın biçime çok az müdahele yaparak hem de tasarımını taşın biçimine uydurmaya çalışarak yapmıştır. Osmanlı kuyumcuları osmanlı mücevherlerinde kakma, çalma, oyma, savat(niello), telkari(filigran), hasır, mıhlama gibi teknikler kullanmışlardır.

Günümüzde olduğu gibi osmanlı kültür ve tarihinde takılar giyimin vazgeçilmez tamamlayıcı unsuru olmuştur. Osmanlıda konuyla ilgili önemli görsellere baktığımızda Osmanlı minyatürlerinde ve Osmanlı'yı ifade eden tablolardaki figürleri örnek gösterebiliriz.

Osmanlı mücevher takı geleneğine baktığımızda farklı parçaların bir araya gelerek oluşturduğu bir uyumdan söz etmemiz mümkündür. Avrupa takı geleneğinde ise Osmanlının tam tersi bir gelenek hakim olmuştur. Avrupada aynı figürü tekrarlayan takıların, şıklığın tamamlanması için neredeyse bir zorunluluk olmuştur. Ancak osmanlıda çok renklilik ve çeşitlilik, birbirinden bağımsız parçaların bir araya getirilmesi mücevher sanatının tarzını ortaya koymaktadır.

Osmanlı takı geleneğinde küpe ve kolyeler önemli bir yer tutmaktadır. Osmanlıda kolyeler kdın boynunun zarifliğini, güzelliğini vurgulamak için tasarlanmıştır. Bu kolyeler damla biçimli incilerden, elmas, yakut, zümrüt gibi değerli taşlardan yapılmıştır. Küpeler ise daha çok kadın takısı olduğu bilinmekle beraber az da olsa erkekler tarafından kullanıldığı görülmektedir. Küpelerin yapımında yine aynı değerli taşlar yani inciler, zümrütler, yakutlardan yararlanılmıştır. Osmanlıda küperler daha çok sallantılı küpe olarak tasarlanmıştır. Çift sallantılı küpeler "pay-ı çift" üç sallantılı küpeler ise "üç ayaklı" olarak tanımlanmaktaydı.

Türk kadınının günümüzde de vazgeçemediği takıların başında elbette altın bilezikler yer almaktadır. Bu takının en yaygın türü olarak yanyana takılan halka bilezikler örnek gösterilebillir. Günümüzde türk kadınlarını vazgeçilmezi olan altın bilezikler Osmanlı kadınlarınında bileklerini sıkça süslemiştir...







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder